Bakım merkezi dehşet evine mi dönüştü?

Tekirdağ Çerkezköy Özel Trakya Bakım Merkezi’nde kalan Avni Kılıçaslan’ın tekerlekli sandalyeden düştüğü gerekçesiyle hastaneye kaldırılmasının ardından başlatılan soruşturma aslında yaşanan dehşeti ortaya çıkardı. Avni Kılıçaslan’ı tedavi eden doktor, yaralanmaların darp kaynaklı olabileceğini ve hastanın daha önceden de yaralandığına dair izler bulunduğunu belirtti. Ailesinin başvurusu üzerine başlatılan soruşturmada, Özel Trakya Bakım Merkezi çalışanlarının Avni Kılıçaslan’ı darp ettikleri, hatta bir çalışanın dayak attığını övünerek anlatırken “kafasını top gibi sektirdim” ifadelerini kullandığı ortaya çıktı.

Birgün yazarı Timur Soykan, Özel Trakya Bakım Merkezi’nin Türk Metal Sen’den kiralanan bir binada 2017’de kurulduğunu, Merkezin kurucusunun eski Türk Metal Sen Çerkezköy Şube Sekreteri Melek Tarak’ın eşi Sami Tarak olduğunu belirtti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı kurumun 180 kişilik kapasitesinin olduğunu ve Trakya bölgesinin en büyük engelli bakım merkezi olduğunu ifade eden Soykan, Sami Tarak’ın MÜSİAD etkinliğinde dönemin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’tan ödül aldığını hatırlattı, “Kamera kayıtlarında dehşetin ipuçları var ama bakım merkezi halen faaliyetine devam ediyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı susuyor.” diye yazdı.

Soykan, “Dehşet evini kim koruyor?” başlıklı yazısında, soruşturma raporunda yer alan gelişmeleri şöyle aktardı:

“Savcılık soruşturması korkunç gerçekleri ortaya çıkardı. C Blok 1. kattaki kamera C101 numaralı odanın kapısını görüyordu.

6 Şubat 2024 günü…

Saat 06.28: Avni Kılıçaslan, odasının kapısını açıp dışarı çıkmak istiyor, sağlık personeli ve nöbetçi amir Mehmet Can Bayraktar ise kapıyı tutarak onu engelliyordu.

Saat 06.34: Mehmet Can Bayraktar, yeniden kapıyı açmaya çalışan Avni Kılıçaslan’ı iterek kapıyı kapatmış ve uzaklaşmıştı.

Saat 06.35: Mehmet Can Bayraktar’ın odanın kapısından ayrılmasından sadece bir dakika sonra bakım görevlisi Murat Saraçoğlu temizlik malzemelerinin olduğu tekerlekli tezgahtan ile C101’in önüne geldi. Odadan çıkan tekerlekli sandalyedeki Avni Kılıçaslan’ı itti, yaşlı adam koridordaki kolu tutarak direndi. Murat Saraçoğlu, zorla elini çekerek Avni Kılıçaslan’ı odaya soktu. Kapı açık kalmıştı ancak kamera odanın içini görmüyordu. Murat Saraçoğlu da odanın içindeydi.

Saat 06.36: Murat Saraçoğlu’nun yaşlı adamı odaya sokmasından bir dakika sonra Mehmet Can Bayraktar odanın kapısına geldi. Bir süre odaya bakıp içeri girdi.

Saat 06.38: Mehmet Can Bayraktar, odadan çıktı ve temizlik-bakım malzemeleri olan tezgahtan bez parçaları alarak yeniden odaya girdi.

‘AVNİ’Yİ DÖVÜYORLARDI’

Saat 06.39: Avni Kılıçaslan’ın odasının çaprazındaki C103 numaralı odanın kapısı açıldı. Burada kalan 70 yaşındaki Şaban İşler, odadan çıktı. Sağlık sorunları vardı ve koltuk değneği ile güçlükle yürüyordu. C101 numaralı odanın kapısına gelip bir süre içeriye baktı. Bu sırada Murat Saraçoğlu odadan çıktı. Şaban İşler ona kısaca bir şeyler söylemiş ve oradan ayrılmıştı.

Bu görüntüleri inceleyen polisin ifadesini aldığı Şaban İşler şunları söyledi:

‘Sabah gürültü seslerine uyandım. Sesin geldiği C101 numaralı odaya yöneldim. Kapı açıktı ve içeriye girmeden odaya baktığımda bakımevi personeli olan Mehmet Can Bayraktar ve Murat Saraçoğlu’nun yerde yatar vasiyette bulunan Avni isimli şahsı karın ve göğüs bölgelerini tekmeleyerek darp ettiklerini gördüm. Yüksek sesle ‘Ne yapıyorsunuz, adamı bırakın’ dedim ama bana hiçbir şekilde cevap vermediler. Avni’yi darp etmeye devam ettiler.’

Şaban İşler ifadesinin devamında sigara içip geri döndüğünde odadaki darp olayının devam ettiğini ve Avni Kılıçaslan’ın ‘Yardım edin polis’ diye bağırdığını öne sürdü. Ancak kamera kayıtlarında iki bakımevi görevlisi C101’deyken Şaban İşler’in odasına döndüğü görünmüyor.

BAKICININ HAREKETLERİ

Saat 06.40: Mehmet Can Bayraktar ve Murat Saraçoğlu odadan çıktı. Mehmet Can Bayraktar’ın elindeki ışık saçan telefon ya da fener dikkat çekiyor. Tekrar odaya giriyorlar.

Saat 06.42: İki bakımevi görevlisi odadan çıkıyor. Mehmet Can Bayraktar’ın elinde yine ışık saçan materyal var ve merdivenlerden iniyor. C101 numaralı odanın kapısını açık bırakan Murat Saraçoğlu ise temizlik aracını da alarak asansöre yöneliyor. Asansörü beklerken yüzü kameraya dönük ve çeşitli el hareketleri yapıyor.

‘ELLERİNDE KAN VARDI’

Bu andan sonra 10 dakika boyunca Avni Kılıçaslan’ın odası önünde bir hareketlilik yok. İddiaya göre; bu sırada Murat Saraçoğlu, diğer kurum çalışanlarının bulunduğu A Blok zemin kattaki koridora indi. Ellerinde kan vardı. Bu anlara tanıklık eden kurum personeli Sevda Ş. şunları söyledi:

‘Murat’ın ellerinde kan izleri vardı. Bize ellerini göstererek ‘Avni’nin odasına gittim. Avni’nin yüzüne fener tuttum, yatağında Avni’yi biraz dövdüm. Sonra yere düştü. Kafasını çarptı. Ben de yüzüne tekme attım’ dedi. Mehmet Can, Murat’ın anlattıklarını duyar duymaz yanımızdan ayrıldı. Murat Saraçoğlu da onun peşinden gitti.’

O sırada koridorda bulunan personel Aylin A. da benzer ifade verdi.

‘TOP GİBİ KAFASINI SEKTİRDİM’

Ancak bu konuşmaları duyduğunu söyleyen kurum personeli Neşe K.’nin ifadesi çok daha korkunç:

‘Saat 06.45 sıralarında işlerim bitti ve A Blok zemin kata indim. Murat Saraçoğlu geldi. Diğer çalışanlarla sohbet etmeye başladı. Yakın mesafede olduğum için konuşmaları duydum. Murat burada ‘Avni ile küfürleştik, odasına girmemek için direndi. Ben de tekerlekli sandalyeye tekme atarak içeri soktum. Avni de tekerlekli sandalye ile yere düştü. Yerden aldım yatağına koydum. Bu sırada yakama yapıştı ve yaka kartımı kopardı. Ben de cebimdeki feneri yüzüne tuttum ve Avni’yi tokat ve yumrukla bayağı dövdüm. Sonra hırsımı alamadım yere fırlattım. Yerde yüzüne tekme attım, top gibi kafasını sektirdim’ dedi. Akabinde Murat ‘Ben şu p… bir bakayım ölmüş, kalmış olmasın’ dedi ve koridordan ayrıldı.’

Güvenlik kamerasının kaydında Mehmet Can Bayraktar’ın önce C101 numaralı odaya geldiği görünüyor.

Saat 06.51: Mehmet Can Bayraktar ve Murat Saraçoğlu odaya gelip Avni Kılıçaslan’a bakıyor.

Saat 07.15: Odaya birkaç kez girip çıktıktan sonra Mehmet Can Bayraktar elinde tansiyon ölçüm aleti ile merdivenlerden iniyor. Murat Saraçoğlu, Avni Kılıçaslan’ı odasından tekerlekli sandalyede çıkarıyor. Yaşlı adamın yaralı olduğu görünüyor. Asansörle zemin kata iniyorlar.

Zemin kattaki ortak alanın kamera kaydı sonrasında yaşananların gözler önüne seriyor.

Saat 07.16: Murat Saraçoğlu, yaşlı adamı ortak alandaki bir köşeye tekerlekli sandalyede götürüp bırakıyor. Bu sırada salonda tekerlekli sandalyede başka yaşlılar var.

Saat 07.20: Mehmet Can Bayraktar ve diğer kurum personeli, Avni Kılıçaslan’ın yanına geliyor. Bu sırada salona Murat Saraçoğlu giriyor ve görevlilerin yanına gidiyor.

Saat 07.36: Yaşlı adamın ağır yaralanmasından yaklaşık bir saat sonra ambulansa haber veriliyor. Çerkezköy Devlet Hastanesi, bakımevinin hemen yanında. Ancak Avni Kılıçaslan, 07.36’da sedyede kurumdan çıkartılıp ambulansa konuluyor.

Avni Kılıçaslan, halen Tekirdağ Şehir Hastanesi’nde yoğun bakımda yaşam savaşı veriyor. Doktorlar ailesine umut vermiyor.

Özel Trakya Bakım Merkezi’nin müdiresi Feriha Aydoslu, saat 07.45 sıralarında olaydan haberdar olduğunu ifadesinde anlattı ve şöyle konuştu:

‘Bana Avni Kılıçaslan’ın düşerek yaralandığı ve hastaneye götürüldüğü bilgisi verildi. Saat 08.30 sıralarında kamera kayıtlarını inceledim. Mehmet Can ve Murat’ın şahsın hastaneye götürülmesi konusunda ihmallerinin olduğunu fark ettim ve bu nedenle savunmalarını aldım. Daha sonra ikisinin işine son verdim. Ertesi gün Şaban İşler isimli hastamız benimle görüşmek istemiş. Odasına gittim ve Şaban ‘O iki çocuk adamı dövdüler’ dedi. Bunun üzerine tekrar kamera kayıtlarını incelemeye başladım. Ben kamera kayıtlarını incelerken aile hastaneden aldıkları bilgiyle darp olduğunu bana söyledi. 8 Şubat 2024 günü kamera kayıtlarını ve evrakları Çerkezköy Adliyesi’ne teslim ettim.’

BAKICI TUTUKLANDI

Savcılığın başlattığı soruşturmada bakım personeli Murat Saraçoğlu tutuklandı. Mehmet Can Bayraktar ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Özel Trakya Bakım Merkezi ise müdire Feriha Aydoslu yönetiminde faaliyetlerine devam ediyor.

Daha önce de bu kurumda ‘Düştü’ denilerek yaşlı hastaların Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne götürüldüğü ve bu durumun hastane yönetiminin dikkatini çektiği öne sürülüyor. Yani çok sayıda yaşlının şiddete uğradığı iddia ediliyor.

Başka bir iddiaya göre; yaşlıların maaşlarının büyük kısmı kurum tarafından alınıyor ve sadece 2 bin lirası onlara veriliyor.

Bakım Merkezi’nin Müdiresi Feriha Aydoslu bu iddiaları yalanlıyor. Engelli hastalar merkezde bulunduğu için düşme olaylarının daha önce de yaşandığını ifade eden Feriha Aydoslu, ‘Ancak adli bir vaka hiç olmadı. Bu olayda ihmal ya da kasıt olma ihtimalini görünce bağlı bulunduğumuz kurumun il müdürlüğüne soruşturma için başvurduk. Hastalarımızın paralarının alındığı iddiası da uydurma ve gerçekle ilgisi yok. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı hastaların parasını karşılıyor’ diye konuştu.”

(HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir